Pozitif Ayrımcılık Kimlere Denir ?

Emre

New member
Pozitif Ayrımcılık Nedir?

Pozitif ayrımcılık, toplumsal eşitsizlikleri gidermek amacıyla, geçmişte dezavantajlı durumda olan gruplara yönelik sağlanan avantajlı uygulamaları ifade eder. Bu tür uygulamalar, belirli grupların eşit fırsatlara sahip olmalarını sağlamak için sosyal, ekonomik ya da politik bir müdahale biçimi olarak ortaya çıkar. Pozitif ayrımcılık, genellikle ırk, cinsiyet, engellilik durumu, etnik köken ve diğer toplumsal gruplara dayalı ayrımcılıkların ortadan kaldırılmasına yönelik bir araç olarak kullanılır.

Bu uygulamanın temeli, toplumsal eşitsizliğin sadece yasal düzeydeki eşitlikle değil, aynı zamanda pratikte de ortadan kaldırılması gerektiği anlayışına dayanır. Zira eşitlik, bazen, bazı bireylerin geçmişteki dezavantajlı durumları nedeniyle hâlâ fırsat eşitliği elde edememelerine neden olabilir. Bu bağlamda, pozitif ayrımcılık, belirli gruplara fırsat tanıyacak şekilde, onları desteklemeyi amaçlar.

Pozitif Ayrımcılık Kimlere Uygulanır?

Pozitif ayrımcılık, tarihsel olarak marjinalleşmiş ya da toplumsal olarak dezavantajlı durumdaki bireylere yönelik uygulanır. Bu gruplar, sosyal, ekonomik ya da kültürel anlamda geçmişte ya da halen ayrımcılığa uğramış ve fırsat eşitsizliği ile karşı karşıya kalmış olabilirler. Pozitif ayrımcılık uygulamaları, genellikle aşağıdaki gruplara yöneliktir:

1. **Kadınlar**: Cinsiyet temelli ayrımcılığın yaygın olduğu toplumlarda, kadınlar genellikle iş gücü piyasasında erkeklere göre daha düşük ücret almakta ve karar verme mekanizmalarında daha az yer almaktadır. Pozitif ayrımcılık, kadınların toplumsal yaşamdaki eşit haklara sahip olmalarını sağlamak amacıyla bazı avantajlar sunar. Örneğin, kadınlara yönelik kota uygulamaları veya kadınları destekleyen girişimcilik programları buna örnek verilebilir.

2. **Engelliler**: Engelli bireyler, toplumsal hayatta çoğunlukla ayrımcılığa uğramakta ve temel hizmetlerden eşit şekilde yararlanmakta zorluk yaşamaktadırlar. Pozitif ayrımcılık, engellilerin yaşamlarını kolaylaştıracak düzenlemeleri, iş gücü piyasasına katılımlarını teşvik eden programları ve erişilebilirlik gibi alanlarda uygulanmaktadır.

3. **Etnik ve Dini Azınlıklar**: Etnik veya dini azınlıklar, birçok toplumda ayrımcılığa uğramaktadır. Pozitif ayrımcılık, bu grupların eşit fırsatlara sahip olmalarını sağlamak amacıyla eğitim, istihdam ve diğer alanlarda çeşitli destekleyici düzenlemeler içerir. Özellikle tarihsel olarak baskı altına alınmış azınlıklar, bu tür politikalarla daha fazla fırsat sunulmasını hedefler.

4. **Göçmenler ve Mülteciler**: Göçmen ve mülteci topluluklar, yerleşik toplumlara entegrasyon süreçlerinde zorluklar yaşayabilir. Pozitif ayrımcılık, bu gruplara toplumsal hayata uyum sağlamaları, eğitim almaları ve iş gücü piyasasında yer bulmaları adına çeşitli avantajlar sağlar.

Pozitif Ayrımcılığın Amacı Nedir?

Pozitif ayrımcılığın en temel amacı, toplumsal eşitsizlikleri gidermek ve marjinalleşmiş gruplara fırsat eşitliği sağlamak olarak özetlenebilir. Eşitlik, sadece hukuki düzeyde sağlanmış olsa da, gerçek eşitlik toplumsal düzeyde hâlâ sağlanamamış olabilir. Pozitif ayrımcılık, dezavantajlı grupların, özellikle tarihsel olarak ayrımcılığa uğramış grupların, toplumsal hayata eşit ve adil şekilde katılmalarını sağlamak için bir araçtır.

Bu tür politikaların amacı, toplumsal yapının daha adil ve eşit bir hale gelmesini sağlamaktır. Aynı zamanda, ekonomik ve sosyal fırsatlara erişim konusunda dengeli bir dağılım yaratmak ve ayrımcılığı ortadan kaldırmaktır.

Pozitif Ayrımcılık Tartışmaları ve Eleştiriler

Pozitif ayrımcılık, bazı kesimler tarafından eleştirilen bir uygulamadır. Bu eleştirilerin başında, bu tür politikaların “tersine ayrımcılık” yaratabileceği endişesi yer alır. Yani, dezavantajlı durumda olan gruplara sağlanan fırsatlar, diğer gruplara haksızlık yapıldığı şeklinde algılanabilir. Eleştirmenler, pozitif ayrımcılığın uzun vadede, dezavantajlı durumdaki grupları sürekli olarak “özel muamele” ile etiketleyerek, gerçek eşitliği engelleyebileceğini savunurlar.

Bir diğer eleştiri ise, pozitif ayrımcılığın sadece belirli gruplara yönelik uygulanmasının, toplumsal bütünlük ve eşitlik anlayışını zedeleyebileceğidir. Bazı uzmanlar, bu tür politikaların toplumda bölünmelere ve kutuplaşmalara yol açabileceğini öne sürerler.

Pozitif Ayrımcılık Uygulamaları Hangi Alanlarda Görülür?

Pozitif ayrımcılık, pek çok alanda uygulanabilir. Bu alanlardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:

1. **Eğitim**: Dezavantajlı gruplara yönelik burslar, kota uygulamaları ve diğer teşviklerle, bu grupların eğitim alanındaki fırsatları artırılabilir. Örneğin, kadınların mühendislik gibi erkek egemen bölümlere girmeleri için özel kota uygulamaları, pozitif ayrımcılığın bir örneğidir.

2. **İstihdam**: İş gücü piyasasında, belirli gruplara yönelik kotalar veya teşvikler sağlanarak, bu grupların işe alım süreçlerinde daha fazla yer bulmaları sağlanabilir. Kadınların, engelli bireylerin veya etnik azınlıkların iş gücü piyasasında daha fazla temsil edilmesi amacıyla yapılan düzenlemeler, pozitif ayrımcılığa örnek oluşturur.

3. **Sosyal Hizmetler**: Sosyal yardım ve sağlık hizmetlerinde, dezavantajlı gruplara öncelik verilmesi, bu grupların yaşam kalitesinin artırılmasına yönelik pozitif ayrımcılık uygulamalarıdır.

Pozitif Ayrımcılığın Geleceği

Pozitif ayrımcılığın geleceği, toplumsal değişimlere ve farkındalık seviyelerine bağlı olarak şekillenecektir. Birçok ülkede, pozitif ayrımcılığın sürekli bir politika olarak uygulanması yerine, zaman içinde dezavantajlı grupların kendi ayakları üzerinde durabilmesi hedeflenmektedir. Ancak, bu süreç zaman alıcıdır ve pozitif ayrımcılık, toplumsal eşitsizlikleri gidermeye yönelik etkili bir yöntem olmaya devam edecektir.

Sonuç olarak, pozitif ayrımcılık, toplumda eşit fırsatlar sağlamak amacıyla önemli bir araçtır. Ancak bu uygulamanın sürdürülebilirliği ve etkinliği, toplumun genel anlayışına ve yapısal değişimlere bağlıdır.