Kibarlık Budalası Ne Anlatır ?

Emirhan

New member
Kibarlık Budalası Ne Anlatır?

Kibarlık Budalası, Fransız yazar Molière’in 1670 yılında kaleme aldığı ve dönemin toplumsal yapısını eleştiren önemli bir komedi eseridir. Eser, zamanının sosyal yapısındaki ikiyüzlülükleri ve insan doğasındaki sahtekarlıkları mizahi bir dille ortaya koyar. Eserin başkahramanı Orgon, kibarlık ve toplumsal statü takıntısıyla halk arasında önemli bir yer edinmeye çalışan bir kişidir. Ancak, bu takıntıları onu tamamen körleştirir ve onu etrafındaki sahtekarların kolayca manipüle etmesine sebep olur. Kibarlık Budalası, bu takıntının insanları nasıl güdükleştirdiğini ve toplumsal normlara olan kör bağlılığın zararlı etkilerini gösteren bir yapıttır.

Kibarlık Budalası’nın Konusu Nedir?

Eserin ana karakteri olan Orgon, sürekli olarak toplumun kendisine nasıl baktığına odaklanır. Orgon, yüksek statü ve iyi ilişkiler kurma amacına o kadar odaklanmıştır ki, kendi ailesinin ve yakın çevresinin ne hissettiği konusunda tamamen kayıtsızdır. Eserin temel çatışması, Orgon’un saf bir şekilde kibarlık ve toplumsal saygınlık peşinde koşarken, etrafındaki kişilerin sahtekarlıkları ve çıkarları tarafından nasıl aldatıldığına odaklanır. Orgon, kibar ve saygın olmak uğruna hem kendini hem de ailesini tehlikeye atar. Molière, bu davranışı aracılığıyla insan doğasındaki zaafları ve kibarlık takıntısının sonucunda yaşanabilecek trajikomik olayları dramatize eder.

Kibarlık Budalası’nda Temalar ve Karakterler

Eserin teması, toplumun kibarlık ve görünüşe olan takıntısını eleştirirken, karakterlerin bireysel zaafları ve kibarlık takıntısı da oldukça ön plana çıkmaktadır. Orgon, kibarlık uğruna saflığını kaybeden ana karakter olarak, toplumdaki toplumsal rollerin ne kadar aldatıcı ve geçici olabileceğini vurgular. Ailesi ve arkadaşları ise Orgon’un bu kör takıntısından faydalanarak kendi çıkarlarını gözetirler.

Başka bir önemli karakter ise Tartuffe’dur. Orgon’a göre, Tartuffe hem dini hem de ahlaki açıdan mükemmel bir insandır. Ancak gerçekte, Tartuffe tam bir dolandırıcıdır. Toplumun kibarlık ve dini değerlere olan kör bağlılığı, Tartuffe’ün Orgon’u kandırmasında önemli bir rol oynar. Tartuffe’ün Orgon’un ailesine yönelik planları, Molière’in eserdeki mizahi öğeleriyle dramatize edilir.

Bir diğer önemli karakter ise Elmira’dır. Elmira, Orgon’un eşi olup, kocasının kör takıntısını anlamış ve onu düzeltmek için çaba harcayan bir karakterdir. Elmira, hem akıl hem de sezgiyle Orgon’u gerçeklerden uyandırmaya çalışır. Aile içindeki bu çatışma, eserde komik ve aynı zamanda düşündürücü bir biçimde ele alınır.

Kibarlık Budalası Ne Tür Bir Toplumsal Eleştiridir?

Molière, Kibarlık Budalası’nda toplumun kibarlık anlayışını eleştirir. Toplumun, bireylerin dış görünüşüne ve toplumsal statüsüne verdikleri aşırı değer, gerçekte insanları ne kadar boş ve yüzeysel bir yaşam sürmeye zorladığını gösterir. Orgon’un yaşamındaki en önemli şey, toplumun ona nasıl baktığıdır. Bu ise ona ve çevresine sadece sahte ve yüzeysel ilişkiler kurmasına neden olur. Eser, bu tür sosyal baskıların bireyleri nasıl şekillendirdiğini ve onları nasıl zarara uğrattığını vurgular.

Molière, kibarlık ve görünüşe dayalı sosyal statü takıntısının, insanların kendilerini kandırmasına ve başkalarını da kandırmasına yol açtığını gösterir. Eser, insanların toplumsal normlara uymak adına kişisel zaaflarını ve etik değerlerini bir kenara bırakmalarının ne denli tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini düşündürür. Tartuffe karakteri, kibarlık ve dindarlık maskesi altında gizlenen bir dolandırıcı olarak, bu tür takıntıların ne kadar yanıltıcı olabileceğini simgeler.

Kibarlık Budalası’nda Toplumsal Sınıf ve Ahlak

Kibarlık Budalası, aynı zamanda toplumdaki sınıf farklılıklarını ve bu farklılıkların ahlaki değerler üzerindeki etkilerini de sorgular. Orgon, toplumsal sınıfını yükseltmek ve iyi bir izlenim bırakmak adına, ahlaki değerlerden çok, dışsal normlara yönelir. Bu, eserdeki en önemli eleştirilerden birisidir. Molière, insanların dış görünüş ve statü takıntısının onları ne kadar etik değerlerden uzaklaştırdığını vurgular.

Ahlak ve kibarlık arasındaki ilişki, eserin bir başka önemli temasını oluşturur. Orgon, kibarlık adına ahlaki değerlerini bir kenara bırakırken, Tartuffe karakteri, dini ve ahlaki değerleri manipüle ederek bu durumu suistimal eder. Kibarlık Budalası, toplumsal sınıflar ve ahlaki değerler arasındaki dengeyi sorgularken, kibarlık ve etik arasındaki çelişkileri de dramatize eder.

Kibarlık Budalası’ndaki Mizah ve Komedi Unsurları

Molière’in eseri, toplumsal eleştirisini mizahi bir dille sunar. Kibarlık Budalası, komedi unsurlarıyla bezeli bir yapıt olup, eserin hemen her anında mizah kullanılarak toplumsal eleştiri yapılır. Orgon’un kör takıntısı, Tartuffe’ün sahtekarlığı ve ailenin bu duruma karşı gösterdiği tepkiler, eserdeki mizahi yapıyı oluşturur. Karakterlerin abartılı davranışları, abartılı ifadelerle süslenen diyaloglar, ve birbirlerine karşı verdikleri tepkiler, Molière’in sosyal eleştirisini çok güçlü bir şekilde izleyiciye iletir.

Sonuç

Kibarlık Budalası, sadece Molière’in dönemin toplumsal yapısını eleştiren bir eseri değil, aynı zamanda insana dair evrensel temaları da irdeleyen bir yapıt olarak ön plana çıkar. Kibarlık ve toplumsal statü takıntısının, bireyleri nasıl güdükleştirdiği ve gerçekte toplumun değerleriyle ne kadar çeliştiğini vurgulayan bu eser, hem dönemin hem de günümüz toplumları için geçerli olan önemli bir sosyal mesaj verir. Molière, toplumsal eleştirisini mizahi bir üslupla sunarken, izleyiciyi düşündürmeye ve güldürmeye devam etmektedir.